URFA'DA TİCARİ UFUKLAR!

Kuru kuru eleştirmek acizlik göstergesi olabilir ancak bir konu dikkat çekildiği oranda uyarılır.
Geçen gün fırıncıya gittim ve aklımda isot pişirmek yoktu. Ancak nar gibi kızarmış kırmızı isotları görünce dayanamadım. Bu isotlar satılık olsaydıda alsaydım diye söylendim gayrıihtiyari ve bunu duyan şatırdan muhteşem cevap;
_ Biz ıstıyık kökü kuruya...
Ne demeli bilmiyorum ama sonuç genel bir çerçeve çizdi umuyorum zihinlerde.
Ticaretten çok istememe rağmen malesef ki pek te anlamam ama şunu temel mantık kurallarına göre okuyabilirim.Tüccar -arz ve talebin-ın kokusunu alabilmeli hatta kırk metreden.
Ancak biz Urfalılar genel ahlakımızda tek taraflı olmamak kaydıylı bir üşengeçlik, yıkılma, boşvermişlik ve yöntem sorunu yaşamaktayız çoğu zaman, ha bide en önemlisi ufuk konusu.
Benim isot talebimi yıllar önceden karşılayabilmeliydi esnafımız. Onu bıktıran usandıran müşteri profili olduğu gibi hizmetin, emeğin hakkının aksatılmadan verilmesini savunanlarda olabileceği hesap edilmelidir.Hatta fırına da içinde bu talepleri fırsata dönüştürecek revizyon çalışmaları yapılmalı. Daha da önemlisi samimi ve güçlü esnaf birlikleri oluşturulmalı.
Bir ara bir somun fırıncısına; neden değişik ve güzel boğaça, açma çeşitleri üretmiyorsunuz diye sormuştum. El cevap: Biz ekmekçiyiz, pastanemiyiz.... olmuştu. Ben de bu anlamda  onu atlayıp bir hayli uzaktaki fırının yolunu tutuyordum...
Elbette tam uzman olmadığımı biliyorum ancak dedim ya dikkat çekmeye çalışıyorum, çünkü ciğerci, dönerci, birbirinin fotokopisi konseptli dükkanlar görmek yerine branşlaşan zengin mutfaklı lokantaları yakıştırıyorum kültürün ana yurduna.
Ve dükkanların önüne dizilmiş kürsüleri bir yana atıp, incelemeli ve araştırılmalı biraz. İç dekorasyonda küçük birkaç dokunuş mesela...
Bir arkadaşla geçen konuşuyorduk. Satacağım diyordu bu esnaf arkadaşım, herşeyimi dükkanımı vs. Bir kaç ev kiraya verip rahat edeceğim. İşçi derdi, bilmem ne derdi falan yok... Düşündüm ev kiralarının nasıl arttığını memleketimde.
Benim için din iki kişi arasında ortaya çıkar somut haliyle. bu anlamda din insanlara destekleşmeyi emrederken, bir insana ve ailesine ekmek kapısı açabilmek gibi son derece kutsal bir erdem neden bu kadar zorlaşır hep gündemimdedir.
Kısacası üretmeyi yenilenmeyi, insan ahlaklarımıza ve özellikle ticaretimize aktaramadığımız müddetçe kıskanadurduğumuz çevre illerimizi izlemeye devam edeceğiz gibi...
Saygılarımla...