1611 ile 1682 Yılları arasında yaşamış olan ve asıl adı Derviş Mehmed Zilli yani ‘Evliya Çelebi’yi bilirsiniz. İnanıyorum ki birçoğunuz onu duyduklarınız ile de tanır ve bilir gibisiniz.
Evliya rüyasında Sevgili Peygamberimiz Hazreti Muhammed'i gördüğünü, ondan "şefaat ya Resulallah" diyerek şefaat isteyecek yerde, şaşırıp "seyahat ya Resulallah" dediğini, bunun üzerine Sevgili Peygamberimiz'in ona gönlünün uyarınca gezme, uzak ülkeleri görme imkanı verdiğini yazar. Evliya Çelebi, 50 yılı kapsayan süre içerisinde birçok yeri gezmiş ve görmüştür. Toplumların yaşama düzeni ile özelliklerini yerinde gözlemlemiştir.
Derviş Mehmed Zilli yani Evliya Çelebi böyle birisi.
Gelelim bizim siyasetçi Evliya Çelebimize…
Urfa siyasetinde çarşı pazarı en fazla dolaşan, halkla, emekli ile muhtarlar ile esnaf, kurum ve kuruluşlarla adeta bütünleşen bir isim bana söyleyin desem inanıyorum ki büyük çoğunluğunuz bana aynı ismi işaret edersiniz.
Bu isim AKP’li Mustafa Zahit’ten başkası değildir.
Mustafa Zahit için Urfa siyasetinin Evliya Çelebisi desek yanılmış olmayız. Çünkü o yapısı itibari ile oturmayı, oturarak yönetmeyi sevmeyen bir yapıya sahip birisi.
Siyasi partilerin bırakın Merkez ilçe Başkanlarını, il Başkanlarına bakalım. Hatta bazı Belediye Başkanlarına da bakalım.
Ne yapıyorlar?
Makamda oturmayı ve de makam arabası ile siyah camların arkasında sağa sola bakmayı, araçtan inmeyerek kapı camını yarısına kadar aralayıp vatandaşlarla ellerini camdan bir karış dışarı çıkartıp tokalaşmayı hüner ve başarı olarak kabul edip çalışmadan, halkla bütünleşmeden kabul ediyorlar.
Peki ya AKP Merkez ilçe Başkanı Zahit öyle mi?
Ona bir taziyede, bir hasta ziyaretinde, bir mahalle buluşmalarında, bir sosyal ve kültürel etkinliklerde, bir düğünde, bir karşılama ve uğurlama da, bir muhtarlar sırasında, bir kamu kurum ziyaretinde, bir çarşıda, bir pazarda karşılaşabilmek mümkün. 50 dereceye ulaşan kavurucu yaz sıcağında bile onu çarşı pazardaki esnaf ve halkla bütünleşmesinde görebilmek mümkün.
Zahit’e, ‘Başkan. Sen AKP’nin değil de bir MHP, CHP ya da bir başka partide siyaset yapacak olsaydın yine böyle halkla iç içe mi olurdun?’ diye sorduğumda bana, ‘Halil bey. Ben Fazilet Partisinde de böyleydim. Hatta Yıldızmeydanı civarında babama ait esnaf dükkânımızda da hem ticaretimizi yapar hem de sosyal ve beşeri ilişkilerimizi devam ettirirdim. Şimdi siyasetteyim. Daha çok koşturmak, halkla iç içe olmak durumundayım. Bu benim sorumluluğum. İnsanlarımızı ziyaret edip onların varsa sorunlarını dinlemek, çözüm adına yasalar ölçüsünde elimden geleni yapabilmek beni mutlu ediyor. Ben gezmesem, çalışmasam, koşup koşturmasam daha çok yoruluyor ve üzülüyorum. Ama bunları yapınca da mutlu oluyorum’
Urfa siyasetinin Evliya Çelebisi konumundaki AK Parti Merkez ilçe Başkanı Mustafa Zahit işte böyle bir yapı ve düşünceye sahip. Temennim Zahit’in bu içtenliği, azmi ve halkla bütünleşme yolundaki attıkları adımların İl Başkanlığı koltuğunda oturanlar ile sözüm ona bazı Belediye Başkanları ile yöneticilere örnek teşkil etmesidir. AKP’li Mustafa Zahit’e hem teşekkür ediyor hem de başarılarının devamını diliyorum.
Yeniden buluşmak dileği ile…