Satranç oynamayı bilenler her taşın bir sonraki hamle için çok önemli olduğunu çok iyi bilirler… Eğer yanlış oynanmış ve bir sonraki hamleler göz ardı edilmiş ise o oyunun sonunda hata yapan tarafın rakibinin ŞAH ve MAT sözünü duymaması mümkün değildir.
 
       Önceki gün TBMM’de önemli bir oylama vardı.
 
       İsimleri 17 ve 24 Aralık operasyonlarına karışan ve daha sonrasında istifa eden 4 Bakanın Yüce divana gidip gitmemeleri konusu gündemde idi.
 
       Oylamalar yapıldı ve 4 eski Bakan Bayraktar, Güler, Çağlayan ve Bağış yüce gitmemeleri yönünde karar çıktı.
 
         Önceki günkü oylamada CHP, MHP ve HDP tam kadro katıldı ve hiçbir oylamada bir tek fire dahi vermediler. Buna karşın AKP’de ise 48 fire yaşandı.
 
          Kimileri bunu Erdoğan’a karşı siyasi hamle, kimileri içten vurulma, kimileri de paralel ile bağlantı kurduysa da bana göre bu oylama muhalefetin ve AKP içindeki sağduyu sahibi vekillerin AKP’ye karşı ŞAH ve MAT sesleriydi.
 
          Oysa gönül isterdi ki 4 eski Bakan’da TBMM’de vekillere hitaben oylama öncesi kürsüye çıkıp, ‘Bizim hiçbir suçumuz yok. Yanlış bir işin içinde olmadık. AKP’li vekil arkadaşlarımız başta olmak üzere tüm vekil arkadaşlarımızdan isteğimiz bizleri AKLANMAK adına Yüce divana gitmemiz yönünde oylarınızı kullanmanızdır. Bakın bizlerde oylamada Yüce Divana gitme yönünde oylarımızı kullanacağız’ demeleriydi.
 
          Ama böyle demediler, böyle davranmadılar.
 
          4 eski Bakan suçlu ya da suçsuz!
 
          Ama tarihteki yerleri hep şaibeli ve karanlık olarak kalacaktır. Gönül verdikleri parti adı gibi AK olmak yerine ne yazık ki KARA’yı tercih etmişlerdir.
 
          İnsan kendisinin suçlu ya da suçsuz olduğunu bilmez mi?
 
          Korkunun acele faydası var mı?
 
          Hayır!
 
          Eğer, bu eski Bakanların birisinin yerine olmuş olsaydım, (Şükürler olsun ki değilim) kendimi iyi biliyor ve gerçekten yanlış bir olayın içinde bulunmayıp, yanlış bir iş yapmadıysam partimin görüşü ne olursa olsun ben hodri meydan deyip ortaya çıkar ve ‘YÜCE DİVANA GİTMEK İSTİYORUM’ diye haykırırdım…
 
         Ama o 4 eski Bakan bunu yapmak yerine AK olmak yerine KARA’yı tercih ettiler… Bana göre önceki günkü oylama samimi olarak AKP’ye oy verenlerin de vicdanını sızlatmıştır.
 
         AKP’liler şimdi içimizdeki hain 48 kişi kim? demek yerine o KAHRAMAN 48 kişi kim diyerek ortaya çıkmalı ve yüzlerini karanlığa döndürmek yerine yüzlerini AK’a çeviren isimleri alkışlamalılar.
 
         20 Ocak 2015’te Mecliste yaşanan oylama gün gelecek birçokları zamanı geldiğinde ‘Keşkem o gün oyumuzu öyle kullanmasaydık’ diyecekleri tarihi gün olarak raflardaki yerini alacaktır. Benden söylemesi.
 
        Yeniden buluşmak dileği ile..