POLİSİN SESİNE KULAK VERELİM

Kısa yoldan köşeyi dönmek isteyen üç kâğıtçılara karşı halkın huzuru, güvenliği için var olan göz bebeğimiz polisimiz vatandaşları gönderdikleri yeni SMS”lerle uyarmaya devam ediyor.
Evet, düne kadar sahtekârlar, namussuzlar, üçkâğıtçılar vatandaşları hep PKK terör örgütü üzerinden yani “isminiz terör örgütü listesinde var!” diyerek kandırmaya çalışıyorlardı. Şimdi ise bu üç kâğıtçılar yöntem değiştirip bu kez saf vatandaşları “AIDINIZ DARBEYE KARIŞTI. DARBECİLER LİSTESİNDE” diyerek kafalamaya başladılar.
İşte bu tür ü ç kâğıtçılıklara karşı vatandaşları daha dikkatli olmaya davet eden Polis, 7”den 70”e tüm vatandaşların cep telefonlarına gönderdikleri SMS”lerle bu konuda duyarlı ve dikkatli davranmaya davet ettiler.
Bu konuda sanırım birden fazla yazım var.
Bir kez daha yazıyor ve tüm vatandaşlarımıza “telefon ile aramak sureti ile hiçbir polis, hiçbir asker, hele hele hiçbir savcı kimseyi ne karakolu ne de savcılığa davet etmez!” diyorum.
Bu uyarıma devam ile yine vatandaşlarımıza sesleniyor ve “gerçek bir polis, bir asker ve bir savcı, hâkim asla ve asla konu ne olursa olsun kimseden ne para, ne altın ne de döviz istemez. Bu konuda ne olur dikkatli olalım!” diyor ve bu konuda gönderdikleri SMS”lerle vatandaşları dikkatli ve duyarlı davranmaya davet eden POLİSİMİZE teşekkür ediyorum.
Sonuç itibari ile hükümete bu konuda seslenmek istiyorum.
Malumunuz bu tür sahtekârlıklarla aralarında çok sayıda bilim ve ilim adamının yanı sıra devlet adamının da bulunduğu garibim insanların çok canları yakıldı. Sonuç ortada. Yakalananlar bir süre sonra dışarıda ve işlerine yani çakallıklarına, garibanı çarpmaya devam ediyorlar.
Bu tür bir olay ile karşılaşan birisi karşısındaki üçkâğıtçıyı, sahtekârı çekip vursa ve öldürse 24 yıldan ceza istemi ile karşı karşıya kalır ve ömrü cezaevinde geçer. İyi tamam da neden bu tür sahtekârlıklara karşı yasalar düzeyinde daha ağır yaptırımlar getirilmemekte. Neden bu tür sahtekârlık yapanlar en az 15 yıl olmak üzere içeride kalmıyorlar. Neden bu üçkâğıtçıların yakınlarından garibanlardan çarptıkları paraları ya da altınların karşılığı tahsil edilip geri alınmıyor? 
Ve de en önemlisi bu tür SMS yolu ile ya da telefon açmak sureti ile garibanları çarpmak isteyenlere karşı “şifre kelimelerden hareket ile” neden anında sinyal alıp harekete geçebilecek bir ekip oluşturulmamakta.
Dilerim, atılacak olan bir takım adımlarla bu tür sahtecikler tamamen ortadan kalkmış ve kaldırılmış olur.