Günlük soframızın baş taçlarındandır Pilav.
Pilav’ı bilirsiniz. Pirinç, bulgur gibi taneli bitkilerin veya şehriye, kuskus gibi makarna türlerinin suda pişirilmesiyle yapılan bir yemektir. İtalyan usulü pilava risotto, İran pilavına çilav denir.
Sofralarımızda ise Perdeli, acem, iç, susamlı, erişteli, baklalı, Uludağ, sebzeli, bademli, nohutlu, havuçlu, mantarlı, fıstıklı, safranlı, bezelyeli, domatesli, patlıcanlısı, ciğerlisi, ebe gümeclisi, tel şehriyeli, kayısılı, kestaneli ve daha sayısız çeşitleri vardır.
Ama bizler soflarımızda özellikle Pirinç, meyhane ve bulgur ile olan pilav çeşitlerini nedense tercih ederiz.
Pilav yapımında pirinç ile suyun ölçüsü çok önemlidir. Pirinci fazla gelir ya da suyu fazla olur ise o pilavlıktan çıkar ve tabir yerinde ise lapa olur… İşte bu da yenmez…
Günümüzde siyasette ne yazık ki ölçüsü fazla gelen pirinç ya da su ile yapılan gibi bir hale geldi. Yani yapmayı düşündüğümüz pilav ne yazık ki pilavlıktan çıkıp lapa haline geldi.
AKP’nin özellikle Büyükşehir Belediye Başkan adayı konusundaki duruşunu biliyor ve görüyorsunuz.
CHP’den Murat Yazar tek başına bugüne kadar ‘hodri meydan!’ deme başarısını gösterebilen bir isim.
MHP’de Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığı konusunda ortaya çıkmış bir tek isimi dahi yok.
Sadece MHP mi?
Hayır!
BDP, SP, DP ve diğer partilerde de durum aynı.
Vatandaştan çekinmeseler, ayıp olmayacağını düşünseler belki de ortaya aday bile çıkartmayacaklar gibi bir hal içindeler. İşte siyasette bugün suyu fazla kaçmış ve lapa olmuş pilav haline geldiğimizin resmidir bu durum.
AKP’deki anlayış, ‘kimi aday çıkartsak, kimi ortaya sürsek kazanırız!’ mantığı hakim. Çünkü ortaya çıkan resim bunun en açık göstergesi.
Buna karşın BDP, CHP, MHP, SP ile DP’deki düşünce ise ‘zaten kazanamayacağız ki!’ mantığı hakim.
Şimdi gel de siyasetin şimdi içinden çıkın bakayım.
Boşuna mı diyorum siyasette bugün geldiğimi nokta bol sulu pilav gibi! Pardon lapa gibi….
AKP’nin bugün yaşattığı salvolarına karşın iddia ederim ki eğer CHP aylar öncesinde ‘Vedat Melik’ gibi saygın ve toplumun tüm kesiminden destek göreceği kesin bir isim ile ‘Varım’ diyebilseydi, bunun la birlikte BDP ‘Altan Tan veya Osman Baydemir’ ile Şanlıurfa’dayız deseydi, MHP saygın bir isimi ortaya sürebilseydi ve il genelinde oy oranı küçümsenemeyecek durumda olan SP’si de toplumda kabul görebilecek bir isim ile ‘Büyükşehir’ için varlığını aylar öncesinde ortaya koymuş olsaydı inanın AKP’nin eteği yanıp tutuşacaktı. Ama bu nedense özellikle muhalefet tarafından kazanımlar adına yapılmadı! Daha da ötesinde yapılmak istenmiyor. Durum böyle olunca da AKP dışındaki tüm siyasi partiler altın tepside şimdiden Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesini AKP’ye sunmuş olmaktalar.
Bu böyle biline… benden söylemesi ve ilgililere hatırlatması….