‘Düşünceyi ifade etmenin de sınırları vardır’
 
       Evet, bu sözler Vatikan’ın dini lideri Papa Francis’e ait.
 
       Fransa’nın başkenti Paris’te meydana gelen Charlie Hebdo saldırısını biliyorsunuz. Bu olay üzerine ne yazık ki tek taraflı bir savunma profili ortaya çıkmıştı. Dünya ülkelerinden hep kınama mesajları yayınlanmış ve ne yazık ki İslam’a karşı adeta bir birlik oluşturulmuştu.  Anlayacağınız sanki inanca karşı saygısızlık yapanların hiç suçları yokmuş gibi bir hava ortaya konuldu.
 
       Nihayet Cuma günü haber ajanslarına bu konuda bir haber düştü ve Papa, ‘insanların inançlarıyla dalga geçemezsiniz’ diyerek adeta Avrupa ayağına derin mesaj verdi.
 
       Filipinler'e yapacağı ziyaret için uçakta gazetecilere açıklama yapan Papa Francis Charlie Hebdo katliamıyla ilgili konuşmuş.
 
        ‘Düşünceyi ifade etmenin bazı sınırları vardır. Özellikle bir insanın inancına hakaret edilmesi ya da alay edilmesi durumunda” diyen Papa, düşünceyi ifade özgürlüğünü temel bir insan hakkı olduğunu ancak herkesin düşüncesini ifade ederken kamu yararını gözetmesi gerektiğini söyledi. Papa konuya ilişkin olarak sözlerini, ziyaretlerinde kendisine eşlik eden Alberto Gasparri üzerinden bir örnek vererek, “Eğer iyi arkadaşım Dr. Gasparri anneme küfrederse bir yumruk yemeyi bekleyebilir. Bu çok normaldir. Kimseyi provoke edemezsiniz. Kimsenin inançlarına hakaret edemezsiniz. Kimsenin inançlarını dalga konusu yapamazsınız.” Demiş.
 
        Bende naçizane böyle düşünüyorum.
 
        Tamam, Allah’ın yaratmış olduğu hiçbir canlıyı öldürmeye hakkımız yok. (Savaş, namus  hariç) ama buna karşın birisinin ya da birilerinin ortaya çıkıp ta karşısındaki kişinin inancına, şekline, durumuna bakıp ta hakaret etmeye de hakkın olamaz, olmamalı da.
 
         İşte Paris’te Charlie Hebdo dergisine yönelik saldırının perde arkasında inanca saygısızlık olduğunu da asla unutmamak ve göz ardı etmemek gerekir. Yaşananlardan ister Müslüman olsun, ister Hıristiyan, ister Yahudi olsun ister Musevi olsun ne olursa olsun, kim olursa olsun yaşananlardan yola çıkarak başımızı iki elimizin arasına almalı ve ders çıkartmalıyız.
 
         Müslüman’ın Yahudi’ye, Yahudi’nin de Müslüman’a sorun ne olursa olsun asla hakaret etmesine, aşağılamasına hakkı yok. Bu böyle bilinmeli. Papa’nın gerçeklerle dolu bu çıkışını alkışlıyorum.
 
        Yeniden buluşmak dileği ile…