30 Mart seçimlerinin hemen akabinde MHP Genel Merkezinin Bir açıklaması vardı:
Büyük şehirler ve özellikle Güneydoğu için yeni stratejiler üzerinde çalışmaları olacağı yönünde. Ancak görünen o ki herhangi bir strateji belirleyememişler ki küçülerek ve merkez sağın devşirmeleriyle yollarına devam ederken ülkücüleri dışlayan bir anlayış benimsenmişlerdir.
MHP Şanlıurfa'da 1999 Seçimlerinde aldığı oy oranına değil, sayısına bile ulaşamamış ve merkez sağdan devşirdiği popüler ve zengin isimlerle girdiği her seçimden, her defasında hezimete uğramıştır.
Buna rağmen hala başarısızlığın nedenlerini araştırmak; durum ve hasar tespitinde bulunmak yerine hezimetin faillerinin beyanlarıyla aynı kadroyla yola devam etmeği tercih etmiştir.
Oysa MHP'nin Şanlıurfa’da göz ardı edilmeyecek kadar ciddi bir tabanı mevcuttur. MHP Genel merkezi Şanlıurfa ile ilgili kararlar alıp strateji belirlerken acaba kaç tane STK ve kanaat önderiyle görüştü? Urfa’nın ne denli bu konuda nabzını tuttu veya tutabildi. Türkiye'nin artık büyük şehirleri arasında ilk 10'a giren ve Dünya'nın 4.Kutsal Şehri Şanlıurfa'yı her defasında bir aileye teslim edip, kendi kaderine terk etmek ihanet değilse de büyük bir gaflettir.
MHP, ülkesiyle milletiyle bölünmez bütünlüğünün iddialı savunucusudur: Şanlıurfa da en az 3-5 Milletvekili çıkarma potansiyeli varken, ne Milletvekili ne de 30 Mart seçimlerinde bir belediye başkanı almıştır.
30 Mart mahalli seçimleri öncesinde ne yalan söyleyeyim. İki ilçeyi kazanabilmek adına çok önemsiyordum. Bunun ilki Akçakale diğeri ile Harran idi…
Çünkü Ova için her kes ‘Bozkurtların Yuvası’ tabirini kullanırdı.
Peki, ne oldu?
Bozkurtların Yuvası oldu AKP’lilerin Ovası!
Aday belirleme sürecinde yapılan hatalar ve etik olmayan bazı davranışlar sonucu küskün olan aday adayları Hasan SUNGUR ve Mehmet KARTAL'ın gönüllerinin alınması şartına bağlanmıştım. Akçakale’de Mehmet KARTAL ile görüşüldü, gönlü alındı. Peki ya Hasan Sungur? İşte bu yanlışlıkların bedeli Akçakale ve MHP için ağır oldu.
Bakın şurada Milletvekili seçimlerine bir yıl gibi bir zaman kaldı. Ve şimdiden seçim borsasında oynamalar başladığı yönünde ciddi duyumlar bizlere kadar gelmekte. Bu durum Urfa’da MHP ile ülkücü tabanda ciddi rahatsızlıklar vermektedir. MHP başka diğer partilerde olduğu üzere asla maddi konulara girmemeli ve ağzına almamalıdır ki, Kadirşinas Şanlıurfa halkımız da başkası ile karşılaştığı zaman, göğsünü gere gere MHP diyebilmeli ve oy vermeli.
MHP de maddiyat değil, maneviyat önde olmalıdır.
Maddiyatçı önderler olursa, hem Şanlıurfa, hem MHP, hem de Türkiye kaybeder. Yurtiçi ve yurtdışında ki, ihanet şebekelerinin tek bir amacı var; o da MHP'nin Şanlıurfa da başarısız olmasıdır. İnşallah MHP yetkilileri naçizane benim bu konudaki uyarılarıma en azından bu kez kulak vermiş olur.