Ülkenin en tepesinden en aşağısına kadar herkes sanki sözleşmişçesine ‘kandırıldık!’ ile başlayıp, ‘geç uyandık!’, ‘böyle bilmiyorduk!’, ‘farkında değildik!’ ve daha buna benzer açıklamalar ile adeta günah çıkartmaya devam ediyorlar.
Üç kuruşa beş köfte devri artık geride kaldı!
Öyle demeçler ve beyanatlar ile de kaçak güreşmenin de bugün hiç alemi yok.
Aha burada yazıyor ve söylüyorum.
FETÖ’cülerin yaptıkların kanunsuzlukların, haksızlıkların, zalimliğin ucu astarı yoktu. Sokaktaki beş yaşındaki çocuk dahi birçok şeyleri bilirken ne yazık ki bugün günah çıkartırcasına ‘kandırıldık!’ demeçleri veren birçokları bildikleri karşısında susmayı tercih ediyorlardı.
Eğerrrr!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm cesaretini kararlılığı ile birleştirmeyip, ‘ne olacaks bir an önce olsun!’ dememiş olsaydı ve alenen FETÖCÜLERE karşı bayrak açmamış olsaydı, hodri meydan dememiş olsaydı inanın bugün Erdoğan’ın haricinde bir tek Allahın kulunun dahi sesi çıkamayacaktı, çıkmayacaktı.
Neden?
Çünkü her şey FETÖ’nün ve onun yandaşlarının onayından geçiyordu da ondan!
Vekillik mi?
Müsteşarlık mı?
Genel Müdürlük mü?
Daire Başkanlığı mı?
Rektörlük mü?
Belediye Başkanlığı mı?
Özel kalem müdürülükleri mi?
Teğmenlik mi?
Komiserlik mi?
Öğretmenlik mi?
İş adamlığı mı?
Daire de Müdürlük hatta şeflik mi?
Hademelik mi?
İhaleler mi?
Terfiler mi?
Atamalar mı?
Ve daha sayamadığım neler? neler?
Şimdi ülkede topyekun FETÖ’ye ve onun yandaşlarına karşı mücadele verilmekte.
İyi tamam da artık bunu kim ya da kimler yapacak ise sadece onlar yapsın ve ülke genel olarak kendi özüne dönsün.
Ülkemizde mücadele edilecek sadece FETÖ yok!
PKK ve DAİŞ gibi illetler de var.
Ve perdenin arkasında olup hainlikler yapmayı hesaplayanları da unutmamak gerek.
Diyarbakır, Van, Elazığ ve Bitlis’in acılarını daha üzerimizden atamamışken bu kez Gaziantep’ye kahpe terör yüzünü bir düğünde gösterdi.
Düğün evi oldu taziye evi.
Oradakilerin düşünceleri, siyasi tercihleri, görüşler ne olursa olsun, Allah aşkına soruyorum yaşlısından gencine, kadınından erkeğine, çocuğundan bebeğine suçları ne idi?
Yaşamını yitiren tüm kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
Yaralılara acil şifalar diliyorum.
Ve son temennim ise ‘cek, cak ve cuk’lara son verip gerçekleri görmek ve yapılması gerekenleri yapmaktır.
Bu ülkenin ne yazık ki istihbaratı yok!
İçişleri bakanı, emniyet Genel müdürü ile Müsteşar değişmeli ve bunların da ötesinde iş başına gelecek olan kişiler kendilerini asla bir kişiye endekslemeyip işlerine odaklanmalılar.
Aksi taktirde bu ve buna benzer olaylar ne ilk ne de son olacaktır. Çünkü kartlar, çakallar her zaman sisli ve puslu havayı severler. Otoritenin olmayıp, dağınıklığın olduğu her yerde kaosta olur, kavgada olur, barut ve kan kokusu da olur. İşte bugün ülkemiz ne yazık ki bu hale gelmiştir.
Bir ülkenin içişleri bakanı ortaya çıkıp ‘biz göreve geldiğimizde emniyet müdürlerinin yüzde şu kadarı FETÖcüydü’ der basit bir savunma mekanizması içinde olup, temiz insanları töhmet altına alıp ucuz siyaset yapmaya kalkar ise bunlar da ne yazık ki başımıza gelmeye başlar.
 
İçinde bulunduğumuz şu günlerde akşam FETÖ ile yatıp, sabah yine FETÖ ile uyanmamız rezaletinden bir an önce kurtulup ülke gerçeklerini görmemiz temennisi ile…