Devlet BAHÇELİ ile MHP Nereye?

Devlet Bahçeli.
MHP Genel Başkanı.
Üçlü muhalefete karşı parti içinde kongrede şansı ne olur bilinmez ama bilinen bir şey var oda Devlet Bahçeli’nin MHP’yi giderek küçülttüğüdür.
Devlet Bahçeli’yi 7 Haziran seçimleri sonrası takındığı konum ve her defasında dile getirdiği ‘Hayırcılığı’ ile bugün inanıyorum ki, birçok MHP’li, Milliyetçi ve Ülkücü içten içe hayıflanıp duruyordur.
Neden?                    
İktidara ortak ve hatta Başbakan bile olup icranın başında yer alacak iken bugün yüzde 10 seçim barajının altında kalma kaygısı yaşanıyor da ondan!
Devlet Bahçeli, her Salı günü TBMM’deki grup konuşmasında maşallah esip gürlüyor!
Zehir zemberek konuşuyor, iktidara ha bire yükleniyor. Ve sözlerine devam ile ‘şunu böyle yapacağız!’, ‘bunu da şöyle yapacağız!’ , ‘hesap soracağız!’ diyerek.
Bahçeli’yi gülerek izleyenler, ‘iyi tamam da o şansı sen 80 milletvekili ile 7 Haziran akşamı kaçırdın. Şimdi 40 vekil ile Mecliste son sıralardasın. Bu dediklerini nasıl yapacaksın ki?’
Bana göre, Devlet Bahçeli’nin özellikle son birkaç aydan bu yana yaşananlara baktığımızda hiç inandırıcılık tarafı kalmamış gibi. Halkta, partililerin sessiz çoğunluğu da onu artık ciddiye almıyorlar.
Neden?
Çünkü Bahçeli’nin söylemleri ile eylemleri birbirinden farklı da ondan. Sözleri birbirini tutmuyor. En fazla eleştiride bulunduğu AKP, ne zaman zor duruma düşme imdadına yetişiyor adeta!
Son zamanlardaki sözleri ve akabinde ortaya koyduğu eylemleri sonucunda halk, MHP lideri Devlet Bahçeli için ‘AKP’nin koltuk değneği’ adını bile takmış durumda.
Bugün gelinen noktada daha da ilginç olan ise AKP’nin ilginç siyasetçilerinden, vekillerinden birisi olan Mehmet Metiner’in bile Bahçeli’ye yönelik ortaya atılan eleştirilere karşın bir koruyucu gibi ‘Biz Devlet Bahçeli’yi kimseye yedirtmeyiz!’ demesi. AKP’li Mehmet Metiner’in çıkışı tabir yerinde ise Bahçeli adına sözün bittiği yer olsa gerek.
MHP’nin Devlet Bahçeli ile gidişatı hiç de iyi görülmemekte. İktidara alternatif olabilecek bir parti olan MHP, ne yazık ki neredeyse yukarıda dile getirdiğim üzere baraj altında kalıp yok olma durumu ile karşı karşıya.
 
Ne dersiniz?