Bir Belediye düşünün. Asli görevleri var olan bir belediye.
Başlıca asli görevleri nedir Belediye’nin!
BİR; Alt yapı
İKİ: Su dağıtım şebekesi, Kanalizasyon
ÜÇ: Çöp toplama
DÖRT; Şehir içi yol yapmak, doğal gaz akımı, yolların temizliği
BEŞ; İtfaiye ve Zabıta hizmetlerinde bulunmak
ALTI: Şehir içi imar düzenlemesi
YEDİ: haller açma, fiyat ve ücret tespiti, şehrin ekonomik işlerini organize etmek. Pazar yerleri kurmak ve açmak
SEKİZ: Resmi nikâh işleri
DOKUZ: Ucuz konut yapmak. Eski tarihi eserleri korumak ve sahip çıkmak.
Bu ve buna benzer daha çok maddeleri peş peşe sıralayabiliriz.
Son zamanlarda ne yazık ki, Belediyeler böylesine asli görevlerinden uzaklaşıp son zamanlarda tim mesai ve harcamalarını mahalle ve köylere Taziye evleri açmak, camilere halı ve klima taşımak oldu.
Tamam, bunlarda olmalı.
Ama tüm harcamaları, tüm sinerjiyi sadece bu noktalara aktarmak ne kadar yerinde. Bugün Urfa ilinin genelinde 3 bine yakın cami bulunmakta. Resmi kayıt dışında belki de bu sayı 5 bine ulaşmakta. Bugün itibari ile Urfa’nın sadece iki bine yakın muhtarlık, beş bine yakın da mezrası bulunmakta.
Nereden nasıl oldu bilinmez ama oy uğruna ortaya atılan bir projenin bugün geldiği sonuç ne yazık ki başta Büyükşehir Belediyeleri olmak üzere ilçe Belediyeleri iş yaptıramaz konuma getirdi.
Camilerin iç donanımına neden illerde Müftülük ya da genelde Diyanet işleri Başkanlığı yapmamakta?
1 milyon liralık zırhlı makam aracına binmesini bilen zihniyet köy ve mezralar başta olmak üzere ilçe ve il merkezlerindeki cami imam ve hatiplerini Belediyelerin kapısından halı ve klima temininden kurtarmalıdır.
Temennim Belediyelerin asli görevlerini hatırlamaları ve yüzlerini başta ucuz konut olmak üzere denetim ve kontrollere, şehir içi ulaşım ve su ile kanalizasyon gibi hizmetlerine çevirmeleridir.
Yeniden buluşmak dileği ile..
