Son günlerde başta Beykapısı sakinleri başta olmak üzere Sırrın, Yakubiye ile Bağlarbaşı ve uzantısı Devteşti mahalleleri civarından çok sayıda okurumdan varlıkları artık isyan noktasına ulaşan ‘Ballyci ve Tinerci’lerden dolayı çok sayıda telefon almaya başladım.
      ‘Tarihi Mahmutoğlu kulesi fuhuş merkezi haline geldi. Tinerci ve Ballyci’lerin meskenleri haline geldi. Bunu gören ve önlem alabilecek bir Allah’ın kulu bu şehirde yok mu?’ diyen gözü dönmüş bir okurum sözlerini ‘Bu şehrin her bir yanı fuhuş noktası haline gelmiş. Gecenin bir vaktinde yanımızda ailemiz ve çocuklarımız ile tarihi kulenin yanından geçip evimize gidemez hale geldik. Belediye’ye önlem alın diye defalarca telefon açıp, yetkililerden rica etmemize rağmen ne yazık ki önlem almak adına adım atan bir tek yetkili dahi bu şehirde yok. Önlem almaları için ille de birilerinin ırzına geçilmesi ya da bıçaklanıp veya öldürülmesi mi gerekiyor?’
      Beykapısı Mahmutoğlu kulesi civarından ağırlıklı olarak gelen şikâyetler böyle.
      Sadece burası mı?
     Hayır.
     Otoban’da alenen yapılan fuhuş pazarlıklarından tutun, Bağlarbaşı, Devteşti, Sırrın ile Yakubiye gibi semtler başta olmak üzere dört bir yandan şikâyetler artarak gelmekte.
      Herkesin başına veya her bir köşeye bir polis ya da bir jandarma dikmek tabi ki imkânsız. Ama olabilecek en azami noktada önlem almak bu kentin güvenliğinden sorumlu olanların ilk görevleri olsa gerek.
      Adlandırmak istemiyorum ama kentimizin ne yazık ki kenar uçları başta olmak üzere her bir tarafta tinerci ve ballyci görüntülerine rastlayabilmek moda haline geldi. Ve unutulmaması gereken bir başka önemli sorun ise fuhuş! Ve de kırmızı ışıkta karşımıza tehlikeli olarak çıkan dilenci ya da mendil, çikolata, şeker satan küçük yaşlardaki çocuklar.
      Her bir tarafta mobese kameraları var mı?
      Var.
      Link halinde polis var mı?
      Var.
      Sivil ekipler görev başında mı?
      Görev başında.
      O zaman bu yaşananlar nedir?
      Ya kameraların görüş alanlarında ve ya görev başındaki güvenlik kuvvetlerinde bir arıza var ya da bizim gördüklerimiz rüya!
       Peygamberler şehri Şanlıurfa’mıza gerçekten yakışmayan. Şık olmayan görüntüler ne yazık ki sayısında hızlı bir artış yaşanmakta. Temennimiz bu tür çirkinliklere karşı etkin görev yapılması ve bu kentin huzurunun yeniden inşa edilmesidir.
      Daha düne kadar bu kentte her yere, her noktaya isteyen istediği saatte tek başına ya da bir arkadaşı ile gidip gelebilirken, şimdi karşımıza çıkan adeta birer patlamaya hazır iki ayaklı mayınlar yüzünden tedirginlikler içindeyiz. Bu kentin güvenliğinden sorumlu olanlar üç beş tane çapulcu ya da çakala bu kentin huzurunu bırakmaya niyetli olmasalar gerek. Temennim özellikle geceleri kenar semtlerde özellikle sivil ekipler olarak güvenlik önlemlerinin arttırılması ve çirkeflerin yuvalandıkları noktaların temizlenmesidir.
 
       Yeniden buluşmak dileği ile…